CİNAYET
Türkiye bugün bir kez daha yas tutuyor! Kaza kisveli cinayetin aramızdan kaç kişiyi aldığını bilmiyoruz. Ölüm sayısı bir yana madende kaç kişi olduğu bile henüz belirlenebilmiş değil! Kriz yönetimindeki zavallılık da cabası!
Geçtiğimiz haftalarda yapılan denetimlerde cinayetin işlendiği ocakta olağandışı bir duruma rastlanmamış olduğunu öğreniyoruz. Dün dündür, bugün de bugün! İş denetçileri yarından başlayarak jet hızıyla bir ya da birkaç günah keçisini aslanların önüne atacaktır.
Türkiye bir kömür madeni cinayeti ülkesi. Ölümlerin üretilen kömür niceliğine oranlanması facianın boyutunu gözler önüne serebilir. Örneğin, Çin’de 2008 yılında yaşanan taşkömürü madeni ölümü sayısı 3215! Türkiye’de ise yalnızca 19 (on dokuz). Bu oranlar üretilen taşkömürü niceliğiyle birlikte değerlendirildiğinde durum değişiyor. Türkiye ürettiği 1 milyon ton taşkömürü için 7.22 can harcarken; Çin’de bu sayı yalnızca 1.27.(*) İnsanın iyi ki kömür üreticisi değiliz diyesi geliyor. Çin kadar değilse bile onunla oranlanabilecek nicelikte taşkömürü üretecek olsak dağ, taş madenci gömütü olurdu. Adım başı da anıt dikmek zorunluluğu doğardı!
Geçtiğimiz günlerde 1 Mayıs’ı Taksim’de kutlamayı iş edinmekten gözümüzden kaçmış olmalı! Yatağan Termik Santrali işçileri direnişteydi. Özelleştirmeye karşı! Termik santral de kömürün bir parçası olduğuna göre önemli bir eylemdi!
Bugün Soma’ya ağlayan, öfkelenen ve umarsızlaşan bizler bu eyleme nasıl baktık? Bakmayı bırakalım! Farkına vardık mı?
Balık hafızamız ve kör bilincimiz yerli yerinde durdukça daha çok canlar vereceğiz!
Yineleyelim! Soma’da cinayetler işlendi. Caniler aramızda dolaşıyor. Hatta, başımızın üzerinde taşıyoruz onları!
Emektar insanlarımızın anısını yaşatmak bilincimizi keskinleştirmekten, belleğimizi genişletmekten geçiyor!
Ceyhun BALCI, 13.05.2014


Yorum bırakın