Yaklaşık iki yıl önce önce benzer başlıklı bir yazı yazmışım. Yine bir albay, yine bir teşekkür! Umutsuz olmayı, enseyi karartmayı alışkanlık haline getirmiş klavyeperestler bu olaydan ders çıkartmalı.
2017 yılının Mayıs ayında yine bir albayımız, Orkun Özeller Amerikalıların madalyasını kabul etmesinin vicdanına sığmayacağını söylemişti. Kamuoyunun övgüsünü kazanan bu olayla ilgili olarak ayrıntılı bilgi için bağlantıya tıklayabilirsiniz.
https://cumhuriyetciyorum.wordpress.com/2017/05/13/tesekkurler-albayim/

Bölücü terör sevicisi Amerikalılara verdiği dersle yıldızlaşan
Mustafa Kemal’in askeri Albay Orkun Özeller
Albay Önder İrevül’un Çanakkale Şehitleri’ni anma töreninde Atatürk’ün adını anmama inadı gösteren imama yönelik çıkışı kamuoyumuzun deyim yerindeyse özlemle beklediği davranıştı. Kendi aralarında oluşturdukları ağlama duvarlarının önünde toplaşarak karalar bağlamayı iş sayan aydınlarımızın her nedense bir şekilde akıl edemedikleri türden bir eylemdir İrevül albayın ortaya koyduğu.

İmam unvanlı değerbilmeze gerçeği anımsatan bir başka Mustafa Kemal askeri Albay Önder İrevül
İrevül albay, iki yıl önce Orkun Özeller albayın yaptığına benzer şekilde Kemalizm’in düşünsel olduğu kadar eylemsel bir kavram olduğunu ortaya koymuştur. Tam da yerinde taşı gediğine koymuştur.
Doğrudan Atatürk’e dil uzatamayan gafillerin onun adını anmama ya da en büyük eserini aşağılama yoluyla geliştirdikleri eylem biçimi İrevül albayın gözüpek ve kararlı davranışıyla duvara çarpmıştır.
Son çıkışla da anlaşılmıştır ki; böylesi eylemler için önceden planlamaya ve tasarlamaya gerek yoktur. Yeri ve zamanı geldiğinde gereğini yapmak yeterlidir. Yeter ki, Atatürkçüyüm, Kemalistim diyenler kafalarını ekrandan, parmaklarını klavyeden kaldırsınlar!
Avcılar imamını ayrı bir yere koyarak din adamlarının Milli Mücadele sürecindeki tutumlarını irdeleyen iki kitap. Her ikisini de edinmek mümkün.

Yorum bırakın