KÖK HÜCRE HİKAYESİ
Aydınlık, 14 Mart 2014
Kök hücre (stem cell) ile ilgili geçtiğimiz yıllarda birkaç yazı yazdım. Bunlar halkın aldatılmasını önlemeyi amaçlayan uyarı yazıları idi. Kök hücre, yıllardır üzerinde yoğun çalışmalar yapılan ve çok sayıda hastalık için büyük bir umut. Ne var ki umut varsa umut ticareti de var demektir. Kök hücre bazı kan hastalıkları için başarı ile kullanılıyor ancak henüz dejeneratif hastalıklarda klinik uygulama aşamasına gelinememiştir.
Ama ne gam, bütün dünyada kök hücre tedavisi vaad eden çok sayıda merkez var. Çin bu konuda başı çekiyor ve yıllardır dünyanın dört bir tarafından Çine uçaklar dolusu hasta gitti. Biz de doğrusu bu alanda geri kalamazdık. Bir kaç yıl önce, tıp fakültesi öğretim üyesi bir profesör çok iddialı bir şekilde ortaya çıktı ve “ben omurilik felçlileri ve ALS hastalarını iyileştiririm” dedi. Çok satışlı bir gazetemiz günlerce ön sayfasında bu doktorun ve bu tedavinin reklamını yaptı. Gazete, konunun uzmanı bilim insanlarına sorma gereği görmedi. Ne de olsa reyting var… Büyük paralar ödenerek yapılan bu tedavinin sonuçları malum: fiyasko. Bu akademisyen, tıp fakültesindeki görevinden ayrılmak zorunda kaldı, ama beni ve gazeteyi uyarı yazılarımdan dolayı mahkemeye vermekten geri durmadı. Şimdi bir özel hastanede icrayı tababete! devam ediyor. Başbakanın ona büyük güveni olmalı ki konsültasyonlara davet ediyor. Yılmak yok, atışlara devam.
Medyadaki yayınlarla birlikte kök hücre çalışmaları yapan bazı akademisyenlerin uyandırdığı umutlarla hastalığı ilerleyen çocukları için çırpınan aileler, doğaldır ki, yıllardır kök hücre umuduna sarılmaktan vaz geçmediler. Doğru olanı, yani henüz klinik uygulama aşamasına gelinemediğini söylediğimiz için bizim derneğe sitem eden ve hatta daha ileriye giderek suçlamalar yapan bir grup kas hastası yakını birbirlerine destek olarak sağlık bakanlığını kök hücre isteği ile sıkıştırmayı sürdürdüler. Bunlardan bir tanesi Çanakkale’den
Başbakan’a başvurdu. Başbakan onları bir helikopter tahsis ederek bu amaçla Dışkapı Hastanesine gönderdi. Bu hastanenin sağlık kurulu, kök hücre tedavisini onayladığını ve yapılmasının uygun olduğunu bildirdi.
Aile Sağlık Bakanlığına başvurdu, ancak reddedildi. Sağlık Bakanlığı önceki yıllardan bazı tecrübeler edinmişti. Bu defa aile mahkemeye gitti. Mahkeme bu tedaviyi onayladı. (Üyeler arasında kök hücre konusunda uzmanlar! olmalı). Sanırım Danıştay da bu karara uydu. Böylece Sağlık Bakanlığı ısrarından vaz geçti. Bana söylendiğine göre, bu tedavi için Diyanet İşleri de fetva verdi. Hasta, Acıbadem Hastanesine yatırıldı. Mehmet Ali Aydın bakanlıkla görüşerek bu tedavi için hastane masraflarının bakanlıkça ödeneceği vaadini aldı. Hasta nörologların değil, kök hücre çalışmaları ile tanınan Prof. Ercüment Ovalı’nın gözetiminde kaldı ve kök hücre tedavisi böylece uygulandı. Bu bilgiyi değerli bir meslektaşım, nörolog Prof. Ayşe Kocaman’dan almıştım. Aynı hastaneden nörolog Dr. Elif Ilgaz’ın da bu tedaviden haberi yoktu… Hasta evine döndü, ancak tedavinin sonuçları hakkında hasta ve ailelerin umutlarını pekiştiren bazı söylentiler dışında güvenilir bir bilgi edinemedik. Prof. Kocaman kendilerine sık sık telefon edildiğini ve “hastanenizde kök hücre yapıldığını öğreniyoruz, biz de yararlanabilir miyiz?” diye sorgulandıklarını anlatıyor… Çok ilginçtir, Sağlık Bakanı değişince, “bakanlık Mehmet Ali beye ödeme vaadini yerine getirmiyor ve bütün masraf onun üzerinde kalıyor” iddiaları ortaya atıldı.
İlginç olan bir başka nokta da kök hücre çalışmaları nedeni ile Nobel alan Japon Prof. Yamaha içinde Türkiye’nin de bulunduğu bazı ülkeleri kök hücre istismarı konusunda uyararak “dejeneratif hastalıklar için çok başlangıçtayız ve henüz klinik uygulamaların uzağındayız” diyor… Sağlık Bakanlığı’nın elbette bu olay konusunda güvenilir açıklamalarda.bulunması beklenirdi. Yapılan bu tedavinin sonucu nedir? Gerçekten dünyada ilk defa yurdumuzda bir başarı mı elde edilmiştir? Nasıl bir izinle yapılmıştır? Bundan sonraki program nedir?
14 Mart’ta Hilton’da bir basın toplantısı ile bu çalışma ve tedavilerde bugün varılan yer hakkında bilgi verileceği duyuruldu. 20-23 Mart tarihlerinde Kocaeli Üniversitesi’nde uluslararası katılım ile kök hücre kongresi yapılacak. Bu kongrenin bu konuda aydınlatıcı olacağını umarız. Buna büyük ihtiyaç var. Orada bir kas hastasına (Duchenne müsküler distrofi) kök hücre uygulayan Prof. Ercüment Ovalı da konuşmacı. O’nun çalışma ve deneyimlerini dinleyeceğiz… Binlerce, on binlerce hasta ve aile huzursuz kaygılı ve ayni zamanda büyük umutlarla bir bekleyiş içinde bulunuyor. Yetkili makamlardan ve bilim insanlarından gelecek inandırıcı ve doğru bilgilere, hasta ve aileleri gibi tıp dünyasının da çok ama çok büyük ihtiyacı var.


Yorum bırakın