Duyarlı Kitlelere DUYURUYORUZ,

Sorumluları UYARIYORUZ..  

pekünlü

Türk Astrofizikçi Prof. Dr. Esat Rennan Pekünlü 27 Kasım 2014 gününden beri Foça Cezaevi’ndedir.

Anayasa Mahkemesi kararları ile “türbanlı öğrencilerin üniversiteye girmelerinin Anayasa’ya aykırı olduğu” belirlenmiş, Yargıtay ve Danıştay kurulları bu doğrultuda hükümler vermiş, YÖK(Yükseköğretim Kurulu) üniversitelere bu yasakları duyurmuş ve uygulanmasını istemiş, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi bu uygulamayı Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne aykırı bulmamıştır.

Bugün, bu hukuksal durum hala geçerli olmasına karşın, Anayasa hükümleri çerçevesinde türbanlı öğrencileri uyaran ve tutanak düzenleyen Prof. Dr. Esat Rennan Pekünlü şikayetçi öğrencinin derslere girmesine fiilen engel olmadığı, uyarma görevini yerine getirdiği ve konuyla ilgili tutanak tuttuğu bilinmesine , öğrencinin devamsızlığı ve başarısızlığının olmadığı belgelerle kanıtlanmasına karşın, Türk Ceza Kanunu’nun 112. maddesindeki “eğitimin ve öğretimin engellenmesi” suçundan ceza verilmiştir..

Bu süreçte, soruşturmacıların ve “yargılanması gerekir” kararı veren Üniversite ve YÖK yöneticilerinin payı ve sorumluluğu olduğu da unutulmamalıdır.

Hedef, Rennan Pekünlü ile birlikte, laiklik ve hukuk devleti ilkeleri, aydınlanma felsefesi, üniversite ve bilim kavramlarıdır.  Cezaevine gönderilen yalnız Rennan Pekünlü değildir. Hukuk devleti güvencesi, bilim özgürlüğü, laiklik ilkesi de hapsedilmiştir.  Dava süreci, Cumhuriyetin laik ve demokratik niteliğinin ve bu konudaki Anayasa Mahkemesi kararlarının yok sayıldığını göstermektedir

Anayasa hükümlerini uygulamak isteyen bir profesörün cezaevine gönderildiği ülkemizde, yurttaşların hukuken güven içinde olduklarından söz edimesi de mümkün değildir.

Hukuk ve yargı geçmişten taşınan birikimlere, öfkelere alet edilerek, bir intikam aracı olarak kullanılmamalıdır.

Bilimin yol göstericiliğini ve aydınlanma felsefesini yürekten benimsemiş olan bizler, Prof. Dr. Esat Rennan Pekünlü ile birlikte toplumun akıl ve vicdanının da hapsedilmesine itiraz ediyoruz.

Türkiye’nin bu ayıptan kurtulmasını, Prof. Dr. Esat Rennan Pekünlü’nün bir an önce özgürlüğüne kavuşmasını, politik baskılarla hakkında açılan tüm davaların sonuçlarıyla birlikte ortadan kaldırılmasını istiyoruz.

Rennan Pekünlü cezaevinde kaldıkça, hakkındaki mahkumiyet kararı ortadan kalkmadıkça, aynı suçlama nedeniyle davalar devam ettikçe, Türkiye Cumhuriyeti’nin bir hukuk devleti olduğu bir iddiadan öteye geçemeyecektir.

Posted in

“BİLİME ÖZGÜRLÜK, RENNAN PEKÜNLÜ’YE ADALET!” için bir cevap

  1. Mehmet Sait Yalçın Avatar
    Mehmet Sait Yalçın

    Türk Astrofizikçi Prof. Dr. Esat Rennan Pekünlü hakkındaki duyurunuzu sabırla okudum.
    “Duyurunuza ilâve etmenizi önerdiğım” “aşağıdaki yorumumla” girişiminizi içtenlikle destekliyorum.

    Esasen,
    “Sayın Bilim İnsanı”nın yokluğunda,
    BİLİMDEN, EĞİTİMDEN, MESLEKİ ve AKADEMİK GELİŞİMLERİNDEN YOKSUN KALAN (aslında anayasayamız ve hukuk kurallarımız ile ATATÜRK CUMHURİYETİMİZİN ÇAĞAŞ EVRENSEL MEDENİ TOPLUM KURALLARIMIZA UYGUN DAVRANAN) GERÇEK ve ASIL ÖĞRENCİLERİN “EĞİTİM ve ÖĞRENİM ÖZGÜRLÜKLERİNİ ENGELLEDİKLERİ İÇİN,
    “Sayın Bilim İnsanı”nın özgürlügüne “politik ve çağ dışı zincir&kelepçe vuranlar”a;
    Türk Ceza Kanunu’nun 112. maddesindeki “eğitimin ve öğretimin engellenmesi” suçundan ESAS ceza verilmesi gerekenler olduklarını DÜŞÜNDÜRMELİ ve FARKINA VARMALARİ SAĞLANMALİ!
    DUYARLI HUKUK İNSANLARINI ADALETLİ OLMAYA DAVET EDİYORUZ!

    Saygılarımla,

    VATANDAŞ MEHMET

Yorum bırakın