İzmir’de Uluslararası İzmir festivali kapsamındaki son etkinlik Şanghay Filarmoni Orkestrası ile küresel ölçekte ünlü ve değerli piyano virtüözü Fazıl Say’ı buluşturdu.
Doğu’nun en batısındaki bu etkinliği Doğu’nun buluşması olarak da nitelemekte sakınca yok. İpek Yolu’nun başlangıcıyla sonu da bir araya geldi denebilir.

Fazıl Say’la Şanghay Filarmoni Orkestrası, izleme şansı bulabilenlere unutulmaz bir gece yaşatmış oldu. Uzmanlık alanım olmadığı için ne Fazıl Say’ı ne de orkestrayı eleştirmek/irdelemek sınırımı aşmam anlamına gelir.
Gecenin düşündürdüklerini yazmayı yeğliyorum bu nedenle.
Uzunca süredir gündemde olan konu dünyanın ağırlık merkezinin değiştiğiyle ilgilidir. Siyasi, ekonomik ve kültürel bağlamda Doğu’nun Çin, Rusya ve Hindistan öncülüğünde dünya önderliğini alma noktasına geldiğini görüyoruz.
İnsanın yaşam süresi böylesi önemli ve sürece dayalı olguyu açıklıkla kavraması için yeterince uzun değildir. Başka deyişle insanlar tarih yapıldığında değil yazıldığında fark ederler durumu.
Altmışı aşkın kişiden oluşan ve 40 yaşındaki şef tarafından yönetilen Şanghay Filarmoni Orkestrası üyelerinin yarısı kadındı. Çinlilerin yaşını kestirmek güç olsa da genç bir orkestra izlediğimizi söyleyebiliriz dün akşam.

Çin’den başlayan ve Anadolu’nun en batısında sonlanan İpek Yolu her ne kadar tarihsel önemde olsa da dünyanın ekseninin Doğu’ya kaymasıyla bu yolun önemi güncellenmiştir.
Vahşi kapitalizmin acımasız yüzü emperyalizm günümüzde Batı’yı belirleyen özelliktir. Her türlü üretimden kopan, yanı sıra ahlaki ve insani değerleri de aşınan Vahşi Batı’nın bu kötü huyunu değiştirmek gibi bir eğilimi yoktur. Bunu beklemek için yeterli zamanımız da yoktur!
Bu olumsuz koşullar altında insanlığın çıkış yolu güneşin yükseldiği Doğu’dadır. Çin öncülüğünde dünyamızın hemen her anlamdaki ölçütlerinde ezici üstünlüğü ele alan Doğu bizim coğrafik yakınlığımız da göz önüne alındığında ülkemiz için de eşsiz ve paha biçilmez olanaklar sunmaktadır.
Yükselen Doğu günümüzde artık üretimden tüketime gerileyen, spekülatif ve düzenbazlığa dayalı finansal kapitalizmin çıkmaz sokağında sıkışıp kalan Vahşi Batı’nın panzehirine dönüşmüştür.
Türkiye’nin şu ya da bu şekilde son yıllarda yüzünü Doğu’ya dönmesi, Doğu’nun aydınlığını algılaması olumlu bir gelişme sayılmalıdır.
Uygarlığı sahte ölçütlerle Batı’da arama budalalığının bir an önce sonlanması gereklidir.
Şanghay Filarmoni Orkestrası ve Fazıl Say birlikteliği büyüleyici müziğiyle kulağımızın pasını silerken geçmişten bugüne uzanan bir yolculuğa da çıkarmış oldu bizleri.
Uygarlık güneşin doğduğu yöndedir günümüzde.
Bu duygularla izledik Şanghay Filarmoni ve Fazıl Say’ı!


Yorum bırakın