Türkiye güçlü ama yönetme yetisi gücüyle orantısız şekilde sorunlu bir siyasi iktidarın güdümünde. Akşamdan sabaha değişen, kararlı ve ilkeli olamayan bir iktidar!

“Üzüm üzüme baka baka kararıyor” belli ki!

Muhalefetin siyaset ve basın ayağından iki güncel gelişme göz ardı edilemeyecek kadar önemli.

Her iki örnek iktidarın 17 yıldır ülkenin başından uzaklaştırılamayışına ilişkin nedenleri de barındırmakta bünyesinde.

Birincisi Millet İttifakı bitti dense de Millet İttifakı kaynaklı. Basında yer alan ve ittifakın iki kanadınca da doğrulanan habere göre muhalefetin para-finans konusunda yetkin iki adı IMF ile görüşme yapmış. Kimileri ne var bunda diyebilir.

https://www.sozcu.com.tr/2019/ekonomi/turkiyenin-gundemine-oturan-imf-gorusmesi-5348134/

Ben farklı düşünüyorum.

İktidara talip muhalefetin attığı her adımı, kamuoyuna verdiği her mesajı ölçüp biçmesi kaçınılmaz zorunluluktur.

Ekonomi olumsuz verilerle yüklü olsa da bugünkü iktidarın duyarlı olduğu nokta IMF’den uzak durmaktır. Günümüzde Türk insanına egemen olan algı ABD ve IMF konusundaki olumsuzluktur. Buna bağlı olarak Türkiye’de siyaset yapanlar için IMF ve ABD dokunanı yakacak iki olgudur.

Muhalefetin IMF ile görüşmesi yetkisi olmadığı da göz önüne alındığında HİÇ hükmünde olabilir. Ancak, bu görüşme aracılığıyla topluma verilen görüntünün hiç de hükümsüz olmadığı, olmayacağı kesindir.

SAVRUK ve SORUMSUZ bir görüntü verilmiştir bu görüşmeyle. IMF’ye yanaşma izlenimi ayakları yere basan bir siyaset anlayışının sergilememesi gereken durumdur.

Diğer örneğimiz basından.

http://www.medyaveri.com/son-dakika/can-ataklidan-turk-donanmasini-hor-goren-sozler-ulan-komutani-h66650.html

Tanınmış ve bu iktidara karşıtlığı kuşku götürmez olan Can Ataklı’nın bağlantıda ayrıntısı yer alan Türk Donanması’na ilişkin sözleri kötü niyet içermese bile dört dörtlük sorumsuzluk örneği olarak tarihe geçmiştir. “Kaş yaparken göz çıkarmak” tam da bu olsa gerektir.

İktidara muhalefet etmek için donanma üzerinden doğruluğu tartışmalı yargıda bulunmak kabul edilebilir mi? İktidarı döverken Ordu’yu yıpratmak göze alınabilecek yaklaşım olabilir mi?

Türkiye her geçen gün yönetilemezliğe tutsak düşerken madalyonun ters yüzündeki siyaset ve basın görüntüsü kaygı vericidir.

Türkiye gibi ABD karşıtlığının üst düzeyde olduğu bir ülkede siyasetçinin yarattığı algı ABD’ye eşit olan IMF ile dirsek teması akılcı siyasetin gereği olamaz.

Türkiye gibi dört bir yanı sorun yumağı olan bir ülkede her şeye karşın gözbebeğimiz olan orduyla ilgili zaaf kuşkusu yaratmak sorumlu gazeteciliğin işi olamaz!

Siyaset de basın da aklını başına toplamalı!

Ceyhun Balcı

24.09.2019

Posted in

Yorum bırakın