Yıllar önce bir şeylere bakarak “Türkiye Küçük Amerika” oldu diyerek övünenler olmuştu. Bu kafadakiler için bir övünç gerekçesi daha!

Çok partili iki kutuplu siyaset! Tıpkı Amerika!

İri, ufak ya da orta boy partiler bir ittifakın içinde olmak zorunda!

Bu ise siyaseti hızla kirleten, yozlaştıran ve ilkesizleştiren önde gelen etken! Bu nedenle Türk siyaseti çamur deryasına dönmüş durumda. Yine bu nedenle siyasetin içinde yer almak şöyle dursun, atılan taşlar üzerime çamur sıçratır korkusuyla yanından bile geçesim gelmiyor.

Konumuz Atatürk! Türklerin Atası!

Atatürk’ün partisinin İstanbul İl Başkanı hanımefendi Atatürk’e “Gazi Mustafa Kemal” demek benim tercihimdir diyesiymiş. Atatürk dememek için kendince parlak fikir üretmiş.

Yine de şanslı sayılırız! TadeyPogacar(*) da diyebilirdi. Şaka bir yana! Atatürk gibi tarihsel bir kişiliğe kendi içinizden geldiği gibi seslenemezsiniz! Hele bir de onun kurduğu partinin yetkili kişisiyseniz! Atatürk sıradan bir ad değildir. Ülkeyi vatan satıcılarının ihanetinden kurtaran, Cumhuriyet’i kuran ve Devrimler’i yaşama geçiren Türklerin Atası’nın başka şekilde söylenişidir.

Hiç kimse Atatürk demek zorunda değildir. Atatürk’ü sevmek zorunluluğu da yoktur kuşkusuz! Ama, Atatürk demekten kaçınıp, Atatürk’ü sevmediğiniz de biliniyorsa onun partisinde İstanbul il başkanlığı koltuğunda oturmak da zorunlu değildir. Yüreğiniz yetiyorsa bu görüşlerinizle ortaya çıkar, başka uygun bir partide siyaset yapar boyunuzun ölçüsünü alabilirsiniz.

Hem Atatürk diyemeyip hem de onun partisinde Kemalistlerin oyuyla Kemalizme ihanet etmek düzenbazlıktır, etiksizliktir!

Çok partili, iki kutuplu siyaset ortamında her türlü eğilimi bir araya getirip ilkesizlik ve yozlaşmışlık merkezine dönüşmek ve bu yolla umarsız kitlelerin oylarını avlayıp hem onlara hem de ülkeye ihanet etmek kolaycılıktan öte ahlâksızlıktır.

Bir kez olsun dürüst olun!

İl başkanı olduğunuz partinin ana unsuru olan Kemalistleri ve Kemalizmi yedek lastik konumuna düşüren sinsi ve gizli gündemli siyasetten uzaklaşın!

Yazıya başlık olan soruyu akla getirmek zorunda kalmak ve yazı konusu yapmak kadar acı verici başka pek az şey olmalı!

Bugünün iç karartan Türkiye ortamında iktidarın önemli sorun kaynağı olduğunu biliyoruz. O sorunu gidermenin önde gelen gerekliliğinin doğru dürüst muhalefet olduğunu da.

Muhalefet düzgün ve tutarlı olmazsa iktidar nasıl olur da değiştirilir?

Sözün özü!

“Kemalizm yedek lastik olmaktan kurtarılmalıdır!”

Böyle biline, çare buluna…

Ceyhun Balcı, 18.09.2020

(*)  Tadey Pogacar geleceğinin parlak olacağı öngörülen genç Sloven bisikletçi. Kulağıma hoş gelen adı o anda usuma geldi. Yerine başka adlar da konabilirdi. Son günlerde gecikmeli olarak yapılan Fransa bisiklet turunu izliyorum. Bisikletçi çağrışımı ondan!

Posted in

“KEMALİZM YEDEK LASTİK Mİ?” için bir cevap

  1. Ahmet DEMIRKAZIK Avatar
    Ahmet DEMIRKAZIK

    Umarım yazı hedefine ulaşır. Çok net ve etkileyici olmuş. Tebrikler

Yorum bırakın