ÇAYIN YÜZYILI

Yüzüncü yılların biri diğerini izliyor. Türkiye’de çay tarımının 100. Yılı kutlandı geçtiğimiz günlerde. Yüzüncü yılda çay tarımcısı belirlenen taban fiyattan hoşnutsuzdu. 

Doğu Karadeniz kıyı şeridinin önde gelen geçim kaynağı çay üretimi her şeye karşın sürüyor.

Rize’de yapılan bir törende konuşan Rize valisi çay tarımına ilişkin ilin iklimine değinirken Cumhuriyetten dil ucuyla söz etmiş. 

Kurtarıcının ve kurucunun adını anmamış olması elbette şaşırtıcı değil.

Ama, Türkiye’de çay tarımının başlatılmasında çok önemli katkısı olan, 1920’de kurulan İktisat bakanlığının ilk Tarım Genel Müdürü olma unvanını da taşıyan Zihni Derin’den söz etmemiş olması hoşgörülür olmasa gerektir. 

Emeklilik sonrasında da hizmetini sürdüren Zihni Derin’in çaya ilişkin hizmeti Rize’deki büstüyle de ölümsüzleştirilmiş olmasa valinin unutkanlığı deyip geçebilirdik. Ama, valiliğini yaptığı ildeki bu anıttan habersiz olmasını düşünmek olanaksız.

Ülkemizde daha önce hiç yapılmamış, akla bile getirilmemiş çay tarımını da Cumhuriyet kazanımları listesine eklemek gerekir. 

Cumhuriyeti kurmadan önce İktisat Kongresi düzenleyen ve böylelikle ekonomik, dolayısı ile de siyasi bağımsızlık yolundaki taşları döşemeye başlayan kurucuların adını anmamak tek sözcükle nitelemek gerekirse değerbilmezliktir. 

Her ne kadar günümüzde üretim değersizleşirilmiş olsa da çay tarımı bölgenin önde gelen geçim kaynağı olmayı sürdürmektedir.

Bu arada, bir kaynakta rastladığım bilgi de son derece ilginçti.

Küresel ölçekte yapılan bir istatistik dünyada en çok çay tüketenlerin Türkler olduğunu ortaya koymuş. 

A screenshot of a cellphone

Description automatically generated

Türkiye’de çay tarımı yapılmamış olsa, toplumumuz bu ürünle tanışmasa ve elbette bu pahalılıkta insanımızın çaya erişimi bu denli olası olabilir miydi?

Dünya çay tüketimindeki birinciliğimizi de Cumhuriyete borçlu olduğumuz açıktır.

Her ne kadar Rize valisi görmezden gelmiş olsa da…

Yorum bırakın