Mustafa Kemal Atatürk düşmanlığı boyut değiştirdi. Dayanaksız ve kaçamak saldırılar yerini iğrençliğe bıraktı. Bunda şaşılacak bir yan yok. Osmanlı aşıkları Mustafa Kemal’in karşısına ancak Abdülhamit’i çıkartabildiyse eğer sövmekten, hakaret etmekten başka çarelerinin kalmayışı da şaşırılacak durum olmasa gerektir.
Namus yoksunlarının adlarını ve sözde sıfatlarını anarak tanıtımlarını yapmaya gerek yok.
Atatürk’le ilgili bilgileri geliştirmenin ve paylaşmanın bu gibi çukurları ikna etmede etkisi olmayacağını öngörebiliriz. Ancak, dilleri varmasa da Atatürk düşmanlığını içlerinde saklayanlara söylenecekler yazmakla bitecek gibi değildir.

ata-500x500
Yazının başlığındaki sayısal değer Atatürk’ün okuduğu kitapları ifade eder. Bırakınız okumayı bu kadar kitabı edinip, şöyle bir göz atmış olmak bile eşsiz bir kültürel zenginliğe denk düşer. Bu sayısal değere inanmakta ikileme düşenlere Anıt Kabir Derneği’nin 24 ciltlik “Atatürk’ün Okuduğu Kitaplar” külliyatını anımsatmakla yetinelim.
Kitapların tümünü tek tek sıralayamayız belki! Ama, ağırlıklı olarak tarih, coğrafya, felsefe gibi alanlarla ilgili olduğunu belirtmekle yetinebiliriz.
Atatürk kayıtsız, koşulsuz sevilmek zorunda değildir. Yaptıklarıyla ortaya çıkan eser yoktan var edilen bir ülke ve millet olsa da; hiç kuşkusuz bu süreçte birilerinin çıkarlarını zedelemiş olmalıdır. Bu kaçınılmazdır. Bu kaçınılmazlık da ona karşı düşmanlığın ve saldırganlığın önde gelen gerekçesi sayılabilir.
Bilimsel düzlemde eleştirmek, farklı şeyler söylemek de bir şekilde anlayışla karşılanabilir.
Ama, kaba saldırganlık ve belden aşağı vuran aşağılayıcı biçem olsa olsa o dili kullananların niteliğini ortaya koyar! Ki, bu durum bile insanım diyen herkesi fazlasıyla üzer ve öfkelendirir.
Atatürk’e cinselliği aracı ederek saldıranlara günümüzde çocuklarımızın topluca ve savunmasızca bulunduğu cezaevleri ve öğrenci yurtlarında onlara yapılanları anımsatmakta yarar var. Sesi olmakta sakınca görmedikleri sahiplerinin rezilliklerini de yazmalarını dileyelim.
Bir de Atatürk’ün Cumhuriyet’i ilân etmeden sonra çocuklar için düşündüklerini anlatacak bir yazıyı okumalarını salık verelim.
https://cumhuriyetciyorum.wordpress.com/2013/11/26/mehmet-fuat-umay/
KAHROLSUN ATATÜRK’E DİL UZATMA NAMUSSUZLUĞUNU GÖSTEREBİLEN ALÇAKLAR!

Posted in ,

“3997” için 3 cevap

  1. Ömer Lütfi EROL General (E) Avatar

    Sayın Balcı, İyi akşamlar,
    Tek adama ala, vala ile destek verenler, Osmanlı’nın son dönemini canlandırmak amacıyla Cumhuriyetin tüm köprülerini atarak, Dünyanın sağlam kalesine çarpmışlar ve dar bir alana sıkışmışlardır.. Halen o kaleyi de yıkmak için büyük çırpınışlar içinde yok olup gideceklerinin farkına varmış, kendi yarattıkları gayya kuyusuna düşme aşamasına girmişlerdir. Ellerinde hiç bir güç kalmadığı için yapabilecekleri en son pisliğin, çirkefçe saldırılarla Kale gibi duran,Dünya Önderi olarak eserleriyle dim dik duran Mareşal, Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK’ün pırıl pırıl olan manevi kişiliğine saldırma gafletinde bulunmuşlardır. Eğer ATATÜRK olmasa idi, herkesin çok iyi bildiği Neyzen Tevfik’in nasıl bir insan topluluğu olacağına dair şiirini
    anımsatmak isterim.

  2. Hüseyin Aydın Turan Avatar
    Hüseyin Aydın Turan

    ATATÜRK bana göre Dünyanın gelmiş geçmiş en büyük dehasıdır…Kendisine ve eserlerine layık büyüklükte ve kalitede “ATATÜRK Enstitüsü” kurulup gerçekler tartışmasız bir şekilde ortaya konmadıkça küstahlar saçmalamaya devam edebilecektir….Kendisine birazcık saygısı olanların imece usulüyle bu Enstitüyü oluşturma zamanı gelmiştir de geçmektedir…… Dr.Hüseyin Aydın Turan

haticeozcan2014 için bir cevap yazın Cevabı iptal et