Cumhurbaşkanı sıkça millete sesleniyor son zamanlarda! Korona salgını bahane, verilen ayarlar şahane!

Son seslenişte karantinadaki gevşemeler ön plandaydı. Kimi yaş grupları ve meslek sahipleri kendi beklentilerine kulak kesildiği için bir ayrıntı atlandı!

Cumhurbaşkanı millete hemen her seslenişinde, korona salgınının duyarlılıklarını görmezden gelerek iç siyaset paylamalarını da göz ardı etmiyor.

Son olarak tarihte kaldığı sanılan bir kavramı günümüze taşıyarak kullandı!

Cumhurbaşkanı kendisi gibi düşünmeyen ve kendisine karşı duranları “kılıç artığı”na benzetti.

Kılıç artığı ne demek?

Müslümanlarca ele geçirilen yerlerde canları bağışlananlar!

Yüzyıllarca geride kalmış olması gereken bir tanımlamanın bugüne uyarlanmış olması kuşkusuz kaygı ve korku verici!

Bir görüşe karşı çıkmak, bir duruşa karşı söylem geliştirmek demokratik ortamın olağan gereği değil mi? Hatta, varlığı değil yokluğu sorgulanmalıdır bu durumun!

Karşıtları ve muhalifleri “kılıç artığı”na benzetmek ve böylece aşağılamak, korkutmak içinde bulunduğumuz çağın gereği olabilir mi?

Tarihsel benzetmeler hiç kuşkusuz bugünler için de geçerli olabilir!

Ancak, “kılıç artığı” gibi günümüzde yer bulmaması gereken bir benzetme dile getirilir ve bugüne uyarlanırsa kaygılanmak ve hatta korkmak insan doğasının gereğidir.

Korona salgınıyla baş etme çabası içindeki Türkiye’nin işi gerçekten çok ama çok zor!

Ülkedeki her bireyi, her öğeyi birleştirmek yerine ayrıştırmak bu zorluğu yaratan önde gelen etken!

Ceyhun Balcı, 06.05.2020

Posted in

“KILIÇ ARTIĞI” için bir cevap

  1. Erdem Alptuna Avatar
    Erdem Alptuna

    Kendisinden beklendiği gibi konuşuyor. Neden hala hayrettesiniz, anlamak zor.

Erdem Alptuna için bir cevap yazın Cevabı iptal et